II. Abdülhamid Dönemi İstanbulu'nda İşçi Hareketleri
II. Abdülhamid Dönemi İstanbulu'nda İşçi Hareketleri
Özet
19. yüzyıl, Osmanlı tarihinde özellikle iktisadî açıdan Avrupa karşısında
geri kalmışlığın fark edildiği ve bu durumu tersine çevirmeye yönelik
siyasî, askerî, iktisadî ve sosyal alanlarda reformlara başvurulduğu
bir dönem olmuştur. Ekonomik anlamda gerçekleştirilen reformlardan
en fazla öne çıkanı ise, fabrikalar açılması, limanlar yapılması, demiryolları
inşası gibi büyük çaplı yatırımlarla iktisadî üretimin ve beraberinde
de zenginliğin artırılması çabalarıdır. Bu büyük çaplı yatırımların doğal
bir sonucu ise, çok sayıda işçi çalıştıran üretim birimlerinin başta İstanbul
merkezli olmak üzere ülke genelinde yayılmaya başlaması olmuştur.
Zamanla bu üretim birimlerinde işçi-işveren (kamu ya da özel teşebbüs)
ilişkilerinin netleşmesiyle, özellikle 1870’lerden başlayarak Osmanlı İstanbul’unda
işçi hareketlerinde de bir artış yaşanmıştır.İşçi hareketleri ve işçi örgütlenmesinin gelişimini inceleyen
Osmanlı emek tarihi literatüründe, 1876’dan başlayarak 1909’a kadar
sürecek olan II. Abdülhamid döneminde, bir istibdat döneminin
varlığı ileri sürülmekte ve bu nedenle de işçi hareketleri, yani grevlerde
de önemli bir azalma yaşandığı, hatta bu hareketlerin tamamen
bastırıldığı iddia edilmektedir. Ancak aynı literatür için 1990’ların
sonlarına kadar büyük ölçüde ihmal edilmiş olan arşiv kaynakları değerlendirildiğinde, çalışma ve yaşam şartlarından duyulan rahatsızlık
nedeniyle işçilerin grev yapmaktan ve tepkilerini toplu olarak
ortaya koymaktan pek de geri durmadıklarını görmekteyiz. Bu çalışmada,
söz konusu dönem için İstanbul işçilerinin gerçekleştirdiği
grevler konu edinerek II. Abdülhamid dönemi İstanbul’undaki işçi
hareketlerine ilişkin genel kabuller sorgulanacaktır. 19. yüzyıl, Osmanlı tarihinde özellikle iktisadî açıdan Avrupa karşısında geri kalmışlığın fark edildiği ve bu durumu tersine çevirmeye yönelik siyasî, askerî, iktisadî ve sosyal alanlarda reformlara başvurulduğu bir dönem olmuştur. Ekonomik anlamda gerçekleştirilen reformlardan en fazla öne çıkanı ise, fabrikalar açılması, limanlar yapılması, demiryolları inşası gibi büyük çaplı yatırımlarla iktisadî üretimin ve beraberinde de zenginliğin artırılması çabalarıdır. Bu büyük çaplı yatırımların doğal bir sonucu ise, çok sayıda işçi çalıştıran üretim birimlerinin başta İstanbul merkezli olmak üzere ülke genelinde yayılmaya başlaması olmuştur. Zamanla bu üretim birimlerinde işçi-işveren (kamu ya da özel teşebbüs) ilişkilerinin netleşmesiyle, özellikle 1870’lerden başlayarak Osmanlı İstanbul’unda işçi hareketlerinde de bir artış yaşanmıştır.İşçi hareketleri ve işçi örgütlenmesinin gelişimini inceleyen Osmanlı emek tarihi literatüründe, 1876’dan başlayarak 1909’a kadar sürecek olan II. Abdülhamid döneminde, bir istibdat döneminin varlığı ileri sürülmekte ve bu nedenle de işçi hareketleri, yani grevlerde de önemli bir azalma yaşandığı, hatta bu hareketlerin tamamen bastırıldığı iddia edilmektedir. Ancak aynı literatür için 1990’ların sonlarına kadar büyük ölçüde ihmal edilmiş olan arşiv kaynakları değerlendirildiğinde, çalışma ve yaşam şartlarından duyulan rahatsızlık nedeniyle işçilerin grev yapmaktan ve tepkilerini toplu olarak ortaya koymaktan pek de geri durmadıklarını görmekteyiz. Bu çalışmada, söz konusu dönem için İstanbul işçilerinin gerçekleştirdiği grevler konu edinerek II. Abdülhamid dönemi İstanbul’undaki işçi hareketlerine ilişkin genel kabuller sorgulanacaktır.