dc.description.abstract | Bahçe kültürü veya bahçecilik, tarihin farklı dönemlerinde insanların rutinlerinden kurtulup hayatlarında anlık değişikliklere gitmeye ve zihin dünyalarını ferahlatmaya çalıştıkları adeta “sıgınak” olmuştur. [Volkan Ertürk, “XVII ve XVIII. Yüzyıllarda Osmanlı Sultanlarının Bir Eğlenme ve Dinlenme Mekânı Olarak Tersane Bahçesi”, TOD (Tarih Okulu Dergisi), 2013 (XV), 2013, s.91.] Bahçe sanatı çoğu zaman görsel doygunluk, kişinin bireysel tercihlerini ve zevkini yansıtmada etkili bir araç, mutluluk ve huzur gibi kavramlarla özdeşleştirilse de temelinde dini objeler bulunmaktadır. Antik Çağ’da Mısır, Mezopotamya, Grek ve Roma kültürlerinde bahçe, dini değerlerin / kutsal ruhların yaşadığına inanılan özel mekânlardı. Ayrıca, İslam medeniyeti de dâhil olmak üzere birçok medeniyette bahçe kültürü cennet mefhumu ile ilişkilendirilmektedir. Bu durum, doğal olarak bahçelere farklı bir misyon yüklemekte ve bahçeler “zihinde tebarüz eden güzellik algısının vücut bulduğu yer” olarak karşımıza çıkmaktadır. [Gönül Evyapan, “Bahçe”, DİA (Diyanet İslam Ansiklopedisi), 1991, IX, s.477.] | en_US |